Temmuz 21, 2010


İçinde bulunduğum binanın ortası boş, yani katlar oval simitler gibiler, ortalarından kocaman bir boşluk yükseliyor tavana kadar.
Ve tavan adını bilmediğim camla plexiglas arası bişey sanırsam. Yağmur yağmaya başladığında ilk pıtırtıları dahi duyabiliyorum. Hızlandığındaysa, bilgisayarımdan çıkan müzik seslerini bile duyamıyorum.
Ders çalışırken ya müziğim ya televizyonum açık olurdu. Hatta aynı şarkı dahi olsa, radyodan dinleme isteğim ağır basardı. Bunun nedenini kendimde sorguladığımda, ders çalışıyor olmama karşın, o sürede de kendimi hayatın içinden kopmamış hissetme dürtüsü ile karşılaşmıştım. Sevgili ders seni çalışıyorum ama yaşamımın bu vaktini benden bütünüyle çalamadın! Sana inat hayatın içindeyim işte!
Bu yağmurlar, bu aklımı alan sesler bana aynı şeyi hissettiriyor.

Yağmur yağıyor ve güneş de var..
Bi yerlerde bi gökkuşağı olmalı, altından geçmeli, üstüne oturmalı..

1 yorum:

  1. Gökkuşağı "bi" olan yerde ..lakin "b" nin noktası altında , o sebep gökkuşağının üstüne oturmak na-mümkün ama altından geçilir niye geçilmesin..

    YanıtlaSil